27 Şubat 2016 Cumartesi

GELECEĞİN EV OFİS VE YAŞAM TEKNOLOJİLERİ

          Teknolojik devir artık takip edilemeyecek boyutlara ulaştı. Her şekilde her şeyin daha iyisini bulan insanoğlu daha da azmini ortaya koyarak mucizeler yaratmaya devam edecek ileri ki yıllarımızda.
                İlk öncelikle benim için de gerçekten bir başyapıt niteliği taşıyan hologram teknolojisinden bahsetmek istiyorum. Diğer bir adıyla 3 boyutlu görüntüler. Yansıtma sayesinde 3 boyutlu görüntüler elde ediyoruz ve istersek görüntüleri de hareket ettiriyoruz. Lazer ışınlarının ve dalgalarının eşleştirmesi yoluyla oluşan görüntüler bir bölgeye veya da televizyon görüntüsü şeklinde de verilebilir. Bu hologram teknolojisini de kullanım yerleri belli tabii ki. İş görüşmesindeki sunumlarda, okullarda ve seminerler başta olmak üzere ofislerde, birçok yerde kullanım alanı bulunmuştur. 
                Gelelim nano robotlara. Beynimize takılabilecek olan bu icat sayesinde sanal gerçeklik içerisinde olacağız. Nasıl ki bilgisayarlarımız internete bağlanıyorsa biz de beynimizdeki sayesinde yaşadığımız yıllar çoğalacak, tedavi edilmesinde zorlanılacak rahatsızlıklar da tedavi edilecek. Aslında en önemlisi ölümü bir hastalık olarak gören bilim adamları bunu da yenmenin planlarını yapmaya çalışacak ve bu özellikler nano robotlara yüklenecek.
                Bu saydıklarım ne kadar sürede gerçekleşir bilemiyorum ama asıl bildiğim şey şu. Gelecekteki en büyük derdimiz bunların olmaması değil de başka şeyler olacak. Mesela enerji en başta geliyor. Enerjinin hızlı tüketilmesi sonucunda gelecek yıllarda bunun bitmesi halinde yeni arayış yolları düşünülüyor.
Bunlardan bir tanesi de şekerden enerji üretimi. Bir anda Matrix filmlerindeki gibi bir dünyanın içinde bulamayacağız haliyle kendimizi. Her şeyden önce eldeki imkanlarla bir şeyler yapmamız gerekecek. Mutfağımızda çayımıza koyduğumuz şekerimiz ileri ki yıllarda bizim için şu an ki durumundan daha fazla önem taşıyacağı kesin. Şimdilik şekerden enerji üretimi küçük boyutlarda gerçekleşmiştir. İleri ki yıllarda üzerinde durulduğunda daha büyü farklar görülecektir.
Bilindiği üzere neredeyse tüm canlılar metan gazı üretir. Atmosfere salınan bu önemli gaz artık bizim çok büyük önem taşıyor. Bilim adamları arabalara da sıvı şekilde yakıt olarak kullanıldığında işimize yarayacak olan bu gazı sıva yakıta çevirebilecek enzimlerini keşfettiler.
Çok tuhaf bir teknolojik durum ile karşı karşıyayız. Yürüdüğümüz adımlarla da enerji çıkartmak artık gündem konusu. Her ne kadar şu an test aşamasında olsa da başarılı olacağı kuşkusuz. New York’ta bir okulda şuan yürüyen öğrenciler aynı zamanda enerji de üretmiş oluyorlar. Genel anlamda tabii uygulanacağı yerlerde en başka büyük alışveriş merkezleri ve insanların çok olduğu yerlerle kalabalık ülkelerde misal Çin ve Hindistan gibi ülkelerde uygulanarak hayatımızı değiştireceği düşünülüyor.
Matrix filmini küçük bir çocukken izlemiştim ve hala etkisindeyim. İnsanların bedeninden enerji üretildiğini orada gördüğümde çok büyük bir şaşkınlık içerisinde kalmıştım. İç organlarımızdan sekiz voltluk bir elektrik üretildiğini de düşünürsek yarın öbür gün fiş yerine tabletlerimizi kendimize takıp şarj edebiliriz. Bunu görmek için yüz yıllara gerek kalmadı diye düşünüyorum.
Ev temizlik hizmetinde ve evlerimizin, ofislerimizin  dış yapısında kullanılan ürünler ise artık değişim aşamasına girecek. Dış yapısında kullanılan ürünler ise güneş enerjisi üretecek şekilde tasarlanacak. Üzerlerine sürülecek özel bir boya sayesinde artık bir bina kendi enerjisini kendi üretebilir hale gelecek. Dış cephe temizlikleri yapmaya gerek kalmayacak, belki inşaat aşamasında sürülen ürünler ile dış cephe ve camlar kendi kendine temizlik yapacak. Hatta telefonlarımız ve diğer teknolojik aletlerimiz ise şarj sıkıntısı çekmeyecek.

Bu gibi daha sayamayacağımız bir dolu icatlar bizi bekliyor. Kendi adıma söylüyorum hepsine hemen ayak uyduracağıma eminim!

20 Şubat 2016 Cumartesi

ışılti temizlik şirketi - temizlik şirketleri - temizlik - nurseli idiz...

HEP BİR TIK DAHA İLERİYE


Daha güzel bir dünya… Evet. Aslında yapılabilecekler listesi çok kabarık gerçekten. Biraz bilgi ile aslında bu güzel dünyaya kavuşacağımıza dair inancım kuşkusuz. Aklıma ilk gelen ve listenin en başındaki isim bana sorarsanız “yardım”. Yaptığımız her bir yardımda manevi huzur bizi sarıp sarmalar öncelikle. Yüzümüzde bir tebessüm belirir. Yardım bir iyilik sembolüdür ve iyiliği üç gruba ayırırız. “Karşılıksız yapılan iyilik”, ”iyiliğe karşı iyilik”, kötülüğe karşı iyilik”. Biraz ruh temizliği. Bir alışveriş merkezinde poşetlerini taşıyamayan bir teyzeye yapılan ufak bir yardım, ağlayan bir çocuğu mutlu edip yüzünü güldürebilmek ya da dışarıda açlıktan susuzluktan kıvranan hayvanlara uzatılan bir ekmek kırıntısı ve yanına da bir kap su. Her ne kadar çok ufak bir yardım gibi gözükse de göze bütün insanlığın bu davranışları sergilediklerini bir düşünsenize. Aman Allah’ım! Bu tarz küçük yardımlar daha güzel bir dünyanın yapıtaşı ve temel tuğlasıdır. Bunlar olmadan yapılan bir dünya inşaası ilk çıkan bir 4.5 şiddetindeki bir depremde dahi yıkılacaktır.
            Sıra geldi ilk sıralardaki bir diğer isime. ”Empati”. Yani halk arasında da olduğu gibi “kendini benim yerime koy”. İnsanları anlayabilmenin, yaşadığı zorlukları veya mutluluklarının derecesini bu yolla anlayabiliriz. Kelime anlamına baktığımız zaman da Fransa’dan dilimize “empathie” olarak giren bu kelimenin “duyarlılık”, ”duygudaşlık” gibi kelimelerle karşılığının bulunduğunu görürüz. Mesela evinin önünde küçük bir çocuk gördün. O kadar aç ki artık kaburgaları sayılacak. Kendini onun yerine koyduğun andaki duygudaşlığı yani duygu birliğinizi hayal edin. Hayali bile kötü değil mi? Bunu yarım bir ekmek vererek o çocuğa dindirebilirsiniz.
            Her şeyin daha iyisini düşünebilmek gerekir. Bu da benim listemdeki iyi bir dünyaya biletlerden biri daha. Bir şey iyidir, gerekliliktir, araçtır, amaçtır. Misal bir telefon. Martin Cooper’in icat ettiği cep telefonu evet bir baş yapıttı. Fakat insanlar o sadece “alo” diyebilen ve fazla özelliği olmayan o telefonla bir müddet yetindiler. Yetinebildiler. İnsanoğlu olarak her ne kadar doyumsuz olsak da bazı konularda bu gerçekten de gerekli bir eylem. Cooper’in icadından sonra biraz daha ilerisini isteyen bir insanoğlu çabaladık, uğraştık ve hep bir tık daha ileriye sloganımızla bu günlere kadar inanılmaz bir güzellikte getirdik icadımızı. Tasarımlarımızla bir tık daha ileriye sloganımızla hep daha iyiye yaşanabilecek, daha temiz ve daha iyi bir dünya için uğraştık. Uğraşıldı.
            Aslına bakalım da görüldüğü üzere daha temiz, daha iyi ve güzel bir dünya aslında o kadar da zor değil sanki. Ne dersiniz? Hayvanların önüne koyulan bir kap su, bir çocuğa ekmek arası vermek ya da bir tık daha ileri sloganımızla hep her şeyin daha iyiye dönüşmesi. Bu küçük yardımları ve azmi hiç bırakmayalım. Daha temiz, daha güzel bir dünya için önce ruhumuzda temizlik yapalım. Yılmayalım.